Author Archives: chicodrago

Skeçler ve 3D Modellemeler

Merhaba, ben Başak Erbakan. (Kullanıcı adım çok alakasız olduğu için adımı söyleme gereği duydum)

Projemi değiştirmiştim; oyun yerine moda dünyasının çirkin yüzünü ve dolaylı olarak da insanlığın bazı saçmalıklarını yeren 3D modelleme ile yapılmış bir defile animasyonu yapmayı düşünüyordum. 2 hafta önce Ekmel Hoca “Bu yaptıklarına kendi markanmış gibi davransan nasıl olur?” demişti ve markayı tanıtacak posterler yapmamı istemişti. Sonra bu aklıma bir fikir getirdi: Defile animasyonu yerine tasarımlarımın kısa süreli reklam animasyonlarını yapmak, biraz alaycı bir şekilde

Ve yine hocanın istediği posterlerden de yaparım. Yani projeme kendi markammış gibi davranmak bana bayağı mantıklı geldi, zaten defile animasyonu pek yapmak istemiyordum ama aklıma gelen tek sunum yolu oydu. Şimdi hocanın önerisiyle yeni bir sunum yolu bulmuş oldum.

Biraz da yaptığım skeç ve modellemelerden paylaşacağım:

cloud head

-Bu tasarımla eleştirmek istediğim hep para düşünen paragöz insanlar. Modelin saçını düşünce bulutu gibi yaptım ve düşünce bulutunun içinde de dolar işaretleri var. (dolar işareti seçmemin nedeni daha evrensel/bilindik olması) Gözlüklerinin üstüne de dolar işaretleri koydum, hani çizgi filmlerde olur ya, karakterin gözlerinde dolar işareti çıkar onun gibi işte. Kıyafete gelince, o da paragöz insanların hem çevrelerine hem de kendilerine çok zarar verdiklerini simgeliyor. Kıyafetin büyük bir kısmı dikenli bu yüzden. Saçın ve gözlüğün modellemesi bitti, ama saça texture eklemem gerekiyor.

Untitled Untitled3 Untitled2

-Bir başka tasarım kadınların vücut şeklinin nasıl olması gerektiği ile ilgili çok baskı olması hakkında. Mesela belin ince olması gerek gibi. Bel konusundan giderek bir tasarım yaptım.

sketches

-Sol sayfadaki elbise belin, ayakkabı ayak bileğinin ince olması beklentisine bir gönderme. Nerden geldiği belirsiz eller modelin belini ve bileğini sıkarak öyle zorluyorlar ki kan çıkıyor(?) 3D modellemesini de yaptım ama texturing de hala çok kötü olduğum için kan efektini iyi yapamadım, ama şimdilik fikri göstermek amacıyla geçici bir resim koyacağım.

Untitled8 Untitled7 Untitled6 Untitled5 Untitled4

-Aşağıdaki ayakkabılar, model sanki hep bir tuzağın üstünde yürüyormuş, hep diken üstündeymiş izlenimi veriyor. En azından öyle yapmaya çalıştım:)

Untitled15 Untitled16

-Bu pençeli ayakkabıların tam olarak bir anlamı yok ama giyene canavarımsı bir hava katmıyor mu sizce de? Birçok şeye yorulabilir bence, mesela ben “insanlığını kaybetmiş artık canavarlaşmış hissi veriyor” derdim.

Untitled12 Untitled13 Untitled14

-Dil çıkaran ayakkabılar da birçok şeye yorulabilir… Aslında ben “lick my feet” üzerinden gittim. Hani zor durumda kalınca(ama çook zor durumda deil, sadece rahatları bozulsun yeter) hemen ürküp, hemen gururunu yerler altına almaya hazır insanlar kendilerinden güçlü biri geldi mi hemen ne isterlerse yaparlar ya, onun gibi bir şey…

Untitled11 Untitled9 Untitled10

Yaptığım başka modeller de var ama onlar daha tam istediğim gibi olmadığı için buraya koymuyorum. Ama birçok skeç yaptım ve aralarında kesin modellemeye karar verdiklerim var. Onlardan bazılarını paylaşacağım son olarak.

-Bu skeci yaparken aklımda “Dili pabuç kadar” deyimi vardı. Bir de “söylediklerimiz bazen bizi çok zor durumda bırakabiliyor.”

binding of words

-Aslında resmin yanında da yazıyor ama okunmuyor olabilir ondan buraya da yazayım. “İnsanlar bazen çok önemli şeyleri çok önemsizmiş gibi bir kenara atabliliyorlar/atıyorlar. Değerini kaybedince anlıyorlar ama çok geç oluyor. Bu skeçte model bildiğimiz çöp poşeti giyiyor, çizimimde pek belli olmadığı için söyledim. Çöp poşetinin içinde de renk renk eller var, hatta dışarı taşmış bazıları. Bu modelin attığı eller, yani önemli şeyler,fırsatlar vs…

trash dress

-Etobur bir bitki modeli ele geçirmiş! Acaba bitkiler onlara yapılan acımasızlığın intikamını mı alıyor? Doğrusu aklıma tam olarak bir açıklama gelmiyor ama bu tasarımı sevdim, bir açıklama bulacağım.

monsterplantdress

-Soldaki tasarım yine kadın vücudu üzerindeki beklentilerlirle ilgili. Popolar ve göğüsler… Model bunları bayağı vurgulayan bir kıyafet giyiyor, ve 7/24 oralara bakan gözler var. Daha tam bir açıklama bulamadım.

-Sağdaki benim favori tasarımım. Ayrıca çok güzel bir açıklaması da var. Gerçi sırf modele bakarak benim düşündüğüm anlaşılmaz herhalde ama olsun. Modelin kocaman ağzından çıkan yeşil sıvımsı şey yalanları, entrikaları vs. sembolize ediyor. Yeşil sıvı yani yalan ve entrikalar modelin çıplaklığını örtmüş, normalde topuğu olmayan ayakkabıya destek/topuk olmuş. Yani bazı insanlar yalan ve entrikalarla ayakta kalabiliyorlar ama akışkan bir temelin üstünde duruyorlar. Bir gün o akışkan temel akıp gittiğinde desteksiz ve çıplak kalacaklar.

sketches2

-Dinamitleri bigudi olarak saçına sarmış çılgın bir model. Bir sürü anlam çıkarılabilir; mesela güzel olmak için yapılan çılgınlıklar vs…

(Ayrıca poster denemeleri yaparken skecin altına “It will blow up your mind!” diye yazmıştım. Bu tarz posterler olabilir mi diye düşündüm?)

dynamite head

– Bu da “voyeurism”/dikizcilik temalı bir skeç. Şu an somut bir açıklamam yok

binoculars

Şimdilik bu kadar.

EKMEL HOCAM: Biliyorum benden 2 modeli tamamen bitirmemi ve onların posterlerini yapmamı istediniz ama bir modeli tamamen bitirmek gerçekten hiç kolay değil. Özellikle texture konusunda çok zorluk yaşıyorum. Bir de maalesef benim çalışma tarzım biraz ters. Diyelim 5 işim var, ben biraz 4’ten yaparım,sonra 2’ye geçerim,1’le biraz uğraşırım vs. Bir oturuşta maalesef 1 işi bitiremiyorum, çünkü şu an bir modeli texture ile tamamen yapacak kadar bilgili değilim henüz. Şu an öğreniyorum uyguluyorum, öğreniyorum uyguluyorum. Lütfen sizi ciddiye almadığımı düşünmeyin.

Tatilde texture’lamayı  bayağı öğrenmiş olmayı planlıyorum. Yani modellerin texture’larını yapmış olurum.Tabi bu arada modellemeye ve skeçler yapmaya devam edeceğim.

Projemi değiştirdim…

Evet, öyle oldu ama daha hayırlı oldu bence. Oyun seviyorum diye oyun yapayım dedim, ama bilmediğim birçok alanı kapsadığı için- özellikle kodlama ve hikaye yazma- çuvallamak üzereydim ki kendimi toparlayıp sadece gerçekten yapmak istediğim şeylere yönelme kararı aldım: Karakter( buna kıyafet, eşya vb. de dahil) tasarımı ve 3D modelleme/animasyon

3D animasyon yapmayı düşünüyorum şu an ama belki başka bir sunum tarzı da düşünebilirim. Odak noktam ayakkabı ve kıyafet üzerine, ama bunlar bildiğimiz gibi ayakkabı kıyafetler olmayacaklar. Canlı, hareket edebilen ve bazen de giyene zarar vermeye çalışan ya da öyle gibi görünen kıyafet ve ayakabılar…

Şu an skeçlerim çok dağınık o yüzden burada paylaşamıyorum ama photoshopta düzeltince ekleyeceğim.

Fikirler

Hala tam olarak nasıl bir oyun yapacağıma karar veremediysem de, aklımda birkaç fikir oluşmaya başladı: Ortamı değişken yapmak istiyorum, oyuncunun kararlarına göre değişebilir. Hatta karakter de değişebilir oyuncunun kararlarına göre. Ve bu değişimin kontrastının bayağı yüksek olmasını istiyorum. Yani mesela çiçekli böcekli bir ortamdan survival horror oyunlarına benzeyen bir ortam olabilir; Silent Hill serisi gibi ama Silent Hill’de ortamlar arası çok bir kontrast yok bence.

Silent Hill’den bahsetmişken; bayağı korkmama rağmen yine de sevdiğim bir oyun. Mide bulandırıcı kısımları olsa da konsepti çok güzel aslında. Ortam ve silent hill’de gezinen yaratıklar karakterin kişiliğine ve korkularına göre şekilleniyor. Mesela bütün karakterler ölümden korktukları için- ya da sağlıklarıyla ilgili bir şeyden- her oyunda “nurse” diye bir yaratık var, evet hemşireye benziyor ama benzemiyor da. Videoda aynı zamanda ortamın nasıl değiştiği de görünüyor.

İşte böyle uçlarda bi oyun olmasını ve oyuncunun hiç beklemediği anlarda olayların gerçekleşmesini düşündüm.

Bu arada oyunu kendim yapmayı denemek istiyorum. Araştırma yaptım ve bazı kitaplar buldum:

http://www.amazon.com/Game-Makers-Apprentice-Development-Beginners/dp/1590596153/ref=sr_1_5?s=books&ie=UTF8&qid=1384004687&sr=1-5&keywords=making+3d+games

http://www.amazon.com/Beginning-C-Through-Game-Programming/dp/1435457420/ref=sr_1_19?s=books&ie=UTF8&qid=1384004741&sr=1-19&keywords=making+3d+games

http://www.amazon.com/Game-Engine-Design-Interactive-Technology/dp/1558605932/ref=sr_1_39?s=books&ie=UTF8&qid=1384004781&sr=1-39&keywords=making+3d+games

http://www.amazon.com/Game-Coding-Complete-Fourth-Edition/dp/1133776574/ref=pd_sim_sbs_b_3

Bir de Slender Man: Eight Pages diye bir oyun var. Indie olarak yapılmış bir oyun ve bayağı minimal. Buna benzeyen bir şey yapayım demiyorum ama belki de bu minimallikte yapabilirim, bambaşka bir ortam ve bambaşka bir konuyla.

Videosunu koydum ama ilk başları biraz sıkıcı olabilir. 4:35’ten itibaren heyecanlı bir şeyler oluyor 🙂

 

Beğendiklerim

Geçen hafta oyun yapabileceğimi öğrendim; hatta önceki yıllarda bir öğrenci yapmış, yani imkansız değilmiş. Ama şu an aklıma pek somut bir şeyler gelmiyor açıkçası. Ben de beğendiğim oyunların “art style”larını, beğendiğim ortam ve karakter tasarımlarını- hepsini olmasa da- burada derlemenin şimdilik iyi olacağını düşündüm.

İlk olarak tarzı, karakter ve ortam tasarımıyla çok beğendiğim “Okami” diye bir oyun var. Japon mitolojisi ve kültürü temelli bir oyun olması da ayrıca hoşlandığım bir özelliği.

Yıllar önce oynadığım bir oyun vardı; Prince of Persia (2008). Ortam tasarımına bayılmıştım, beni o kadar etkilemişti ki çoook uzun zaman olmasına rağmen oyun oynarken etrafa baktığımda aldığım zevk hala aklımda. Ve bir ortam tasarımdan ilk etkilenmemdi. Aşağıdaki videoda biraz gösteriyor ama asıl oyunun içindeyken verdiği hissi vermiyor tabi.

Tomb Raider serilerinin ortam tasarımlarını da genelde beğeniyorum. Özellikle Tomb Raider Anniversary’ınkiler hoşuma gitmişti.

http://www.croftgeneration.com/eng/index.php?sec=anniversary-art

Bioshock serisinin ortamı çok güzel, biraz da ürpertici ama aralarında iyi bir denge var:

Karakter tasarımı için buraya ne koymam gerektiğiyle ilgili biraz kafam karıştı. Neden kafamın karıştığıyla ilgili bile kafam karıştı şu an. Neyse ben birkaç bir şey koyayım. İlk olarak Bayonetta isimli bir oyunun karakteri olan Bayonetta var. Bayağı havalı bulduğum bir karakter.

Bir de Shin Megami Tensei İmagine adlı bir oyunun demon tasarımlarını çok beğendiğim için bu oyunun bir videosunu koymak istiyorum. Tasarımların çoğunda farklı yerlerin mitolojilerinden esinlenmiş.

http://megaten.sesshou.com/wiki/index.php/Demonic_Compendium

Son olarak, birkaç bazı oyunlarda hoşuma giden komik/garip detayları paylaşmak istedim.

7:38

Önemli olan düşünmek:)

Merhaba,

Bayağı geç yazıyorum ama fikir bulmak şu an o kadar zor geliyor ki! Ben de kendimi kasmamaya ve aklıma ne geliyorsa onu yazmaya karar verdim sonunda. Bir kaç fikrim var ama hepsi bölük pörçük ve hala çok bulanıklar:

Psikolojiyi derinlemesine incelemek isteyecek kadar psikolojiye merakım olmadı ama ilgimi çeken birçok konusu var. Özellikle beden dili çok ilgimi çekiyor. Sonuçta insan iletişiminde büyük bir yüzde (kesin yüzde veremiyorum çünkü uzmandan uzmana değişiyor) beden diliyle sağlanıyor. Hayvanlarda bu yüzde daha da fazladır çok büyük ihtimalle, bu arada hayvanların beden dili de ilginç bir konu bence. İnsan ve belirli hayvanların beden dili benzerlikleriyle ilgili bir proje yapabilirim belki, ya da sadece insan beden diliyle ilgili yapabilirim. Veya sadece hayvanlarla ilgili olur, mesela her hayvan deil de günlük hayatımızda karşılaşabileceğimiz  kedi, köpek gibi. Örneğin onlardan korkan insanların yararlanabileceği ve onların beden dilini öğrenebileceği bir şey olabilir. Onların beden dilini öğrenince de duruma göre davranıp korku seviyelerini azaltabilirler belki.

En büyük ilgi alanlarımdan biri de video oyunları, hatta o kadar ilgileniyorum ki ciddi olarak oyun tasarımı üzerine master yapmayı düşünüyorum ve oyunlar için concept art veya 3 boyutlu model olarak karakter ve ortam tasarlamak istiyorum. Oyun yapabilsem harika olurdu ama  onlarca insanın aylarca yaptığı şeyi tek başıma nasıl yapabilirim ki? Daha basit ve kısa bir şey deneyebilir miyim ki?

Son olarak bir de kişiliğimden giderek bulduğum bi fikir var. Detaycı bir insanım ve “Detaylarda kayboluyorsun bütünü kaçırıyorsun” lafını bazen duyduğum oluyor. Tamam bazen bütünü kaçırıyorum ama ben detaylarda kaybolduğumu düşünmüyorum, detaylarda geziniyorum ve o geziler çok uzun sürebiliyor sadece. Bana göre bir şeyin detayına ne kadar inersem onu o kadar anlayabilirim, ve meraklı bir insan olarak bir çok şeyi anlamak istiyorum. Acaba gerçekten detaylarda bir gezinti olabilir mi diye düşündüm.