set up
As I started to set up my work, I have face a couple of problems,
first, I needed a room that has no windows because of the projector and shadow-light. Eventually I have found it but the class is occupied and there is no room for two side projection. Also because rear projection curtains are too expensive I have bought a couple of white canvas that can also work as two sided projection screen. but since there is no space in room and no extra projectors I have decided to use only one side of the screen with a strong source of light.
I have made a gif for light and projection set up but I guess projected visual is not visible:(
websitesi tasarım
muse file ı yükleyemediğim için screen shotları yüklüyorum buradan sitenin akışıyla ilgili fikriniz olacaktır.
workshop görsellerinden ziyade websitesinin taslağı oluşturmam söylenmişti ben de o yönde bir adım attım.
Çocuk hakları slide show altında devam ediyor altta. iki adet atölyenin görselleştirmelerini zaten yüklemiştim. feedbacke göre websitemi değiştirmeye devam edeceğim.
Danimarka- Peincess and the Pea
İlüstrasyonlar
Dominovel-Screen
Videos to project
Meet Leo and Beacon
Geçtiğimiz ay okulda Leonardo adında biriyle tanıştım. Kendisi drone pilotu olarak kameramanlar için video çekiyor.
Leo ile drone aracılığıyla tanıştım ve Milan çevresinde uçurulabilecek yerlere giderek bana bildiklerini gösterdi. Bu arada da upgrade etmeme yardımcı oldu.
Yukarıda gördüğünüz pervane koruyucular, indoor çekimlerde çok işime yarıyor. Duvarlara çarpma riskini ortadan kaldırıyor.
Ek olarak karbon pervaneler takarak pil tasarufu ve stabilite kazandıracağız.
Ayrıca karanlıkta çekim yapabilmemiz için aparatlar üretmeye devam ediyorum
Tüm bu birliktelik süresince Leo bana bir ürün gösterdi. Bu ürün Roximity firmasını “beacon” modeli.
Roximity, bir nevi radar gibi işliyor. Sizin ayarladığınız bir çapa (0-7km) cep telefonları aracılığıyla sms gönderebiliyor.
Ekte paylaştığım ürün Vodafone tabanlı.
Size nasıl işlediğini örnekle açıklayayım;
Ben cep telefonumdan ayarlıyorum, şöyle ki, beaconu güzel bir pastanenin içerisine yerleştiriyorum. menzil çapını da 300m yapıyorum. eğer siz bu 300m içerisine girerseniz cep telefonunuza vodafone aracılığıyla bir mesaj geliyor. “evet durma, tam tatlı zamanı” gibi. Ayarlar doğrultusunda sizin yaklaştığınızı anlarsa, “giriş sağ tarafta;)” gibi başka bir mesaj veya menzil istatisiğinden uzaklaştığınızı anlarsa “hiç değilse kurabiyemizin tadına baksaydın” gibisinden bir mesaj gönderebiliyor.
Tamamen hayal gücünüze ve amacınıza kalmış.
Bu ürün beni çok etkilemişti. Hikayem sosyal medya ve “devlet” in gözünün üzerimide olmasını eleştirdiği sürece buna da yer vermek istiyorum. Aklınıza gelen bir fikir olursa hemen duymak isterim.
Kolay gelsin, görüşmek üzere!
Drone Visual
Herkese merhaba,
Sizlerle hareketli CCTV kamera gözünden drone tasarımımı paylaşmak istiyorum.
Daha dijital bir hava vermek için ses efektleri ve motion tracking örneklerini bir sonraki videoda göstereceğim. Aynı şekilde sabit CCTV kamera versiyonunu da.
Ne yazık ki bu görseller orjinal hikayeye ait değil, çekimlerim istediğim istikrarda gitmiyor. En büyük sebebi hava koşulları. Durmak bitmeyen bir yağmur var. Hatta bu hafta İstanbul a kadar bile gelecek yağmur bulutları..Fakat storyboardu paylaşarak çerçeveyi belirteceğim.
Görsel için fikirlerinizi bekliyorum. Ekleyeceğim filtreler vb detaylarda size danışıyorum zaten
Drone un haraket halindeyken daha zarif bir çekim yapabilmesi için sipariş ettiğim aksesuar henüz elime geçmedi.
Eminim çok faydası olacaktır.
Bilekliğin gelişme süreci
Hem springbreak’te hem de sonrasında gelişen/gelişmeye devam eden wristband tasarımım hakkındaki bilgileri anlatmak istiyorum. En son postladığım tasarımdan bu yana bir çok değişiklik oldu.
Öncelikle “üçgen” formundaki tasarımı dikdörtgene yaklaştırdım çünkü uyumu gösterecek olan şekillerim büyüklü küçüklü olucaklarından daha geniş bi bölgeye yayılmalıydı. Örnek vermek gerekirse, toprak grubunun bütün şekilleri ufak fakat hava grubunda büyük bir daireye ihtiyacım olucak, dolayısıyla ufak üçgen formu bunun için yeterli değildi. Tüm işaretlerin yerleri – çıkntı girinti olup olmayacaklarını ufak bir tablo hazırlayarak yaptım.
Tasarımı oturtmak için gene işe çizimle başladım, bu sırada farklılıklar oldu. bilekliği ikiye bölmeye karar verdim. Uyumun gösterilceği şekillerin olduğu yeri ayrı bir toka gibi yapmaya karar verdim.
Gittiğim 3d printer’cı 3dörtgen’de renk seçeneklerini inceledim ve her gruba özel bir “toka” ve “desen” yapmaya karar verdim, renkleri de çarpıcı olması için karşıt renklerden seçtim:
ateş gurubu -> toka rengi: kırmızı desen rengi:yeşil-kırmızı
hava grubu-> toka rengi: mor desen rengi:sarı-mor
su grubu-> toka rengi: mavi desen rengi: turuncu-mavi
toprak grubu-> toka rengi: turuncu desen rengi: mavi-turuncu
Bu durumda kafamda gelişen desenleri asıl bileklik kısmında kullanabilirim şeklinde düşündüm.
İlk olarak toka kısmını 3d printer’cı da modelledikten sonra bastırdım. ilk fotoğraf process’i gösteriyor.
Bunlardan sonrasında düşündüğüm şeyler genel olarak desenleri kumaşa geçirmek ve kapamasını nasıl yapıcağım üzerineydi.
İlk olarak ateş ve su grubu için desen ürettim:
su grubu için damla formundan,
ateş gurubu içinse ateşin üçgen formundan etkilenerek desen üretmeye başladım.
Bunlardan sonra ise, bayazıd tarafında dökümcü gezdim ve takı atölyelerini gezdim bu tarz yerler bana genel olarak kapama fikri hakkında fikir verdiler. Buna ek olarak; toka kısmını bir de gümüş olarak yaptırmaya karar verdim belki bileklik kısmında deri kullanırım ve erkekler için daha maskülen bir seçenek olarak kalabilir.
Resimlere bakınca çok alakasız gözüktüğünün farkındayım 🙂
Soldaki siyah materyal kapama rengimi göstermek için sağdaki ise kapatış tarzı için, fakat ben bu lale formunu kendi şekillerimle uyumlu olması için geometrik olarak yaptırıcam. üst kısım ters üçgen, alt kısımsa daire olacak.
Daha sonra kumaşın altına geçirceğim materyallerden satın aldım, bu dayanıklılık açısından deri de olabilir. Fakat kumaş kapatacağı için gerek kalmayabilir, onlarda lacivert olan 1.5, kırmızı ise 1 cm, bunu kumaşıma göre kullanıcam, hangisi tam uyarsa.
Bütün bunlardan sonra kumaş boyamaya başladım ve açıkçası gerçekten zorlandım, amacım ilk başta bi kalıp yaratıp onu kumaşın üstüne koyup direk boyama işlemine geçmekti lakin kalıp yaratmak bir asetatın üstüne şekil çizip kesmeye çalışarak cidden çok zorlu oldu direk deseni çizmeye başladım ve boyama kısmı da hiç alışık olmadığım için beni çok zorladı ve tabii ki bir baskı kadar precise bi görüntü olmadı. Bu sorunu kumaş baskısı için alternatif bularak çözücem, ya da bu da olmazsa aklımda başka planlar da var.
Çok sketchy bi görüntü ama gene de tarzı gösterme açısından deseni bitirip tokaya taktım ve şu anda elimdeki görüntü bu:
Concept Design
As I figure out my biggest issue (the technical issues) over image processing and sound compatibility, I have started to focus on designing the concept and the experience itself. The main aim is still motivating people to create sounds through their volume they prefer to occupy and their movement. Since I am done with the part of creating sounds with movement I have tried to conceptualise the idea of movement and occupying volume in the space. By volume I dont mean the scientificly measurable amount of volume. What I mean is, I remember Erdağ Hoca saying this through all process of working 3dimensional space, activated space the objective has.
With the same amount of volume, 2 different objects with different shapes or 2 creature with different amount of movement, do not occupy the same conceptual space. There is the issue of ‘dominance’, being active or being passive which is mostly cited as ‘extrovert and introvert’ and used as both scientifically and socially.
Here you can see two different shapes that actually have the same volume and weight. I named them ‘active cube’ and ‘passive cube’ rather than distorted and shapely cubes because of their opposite connotations to what I am actually trying to say. When you face with such shapes in real life, you make a connection with them and they talk to you in different ways. You perceive them not as amount of volumes masses but perceive them as two different characters which I call ‘passive-introverted’ or ‘active-extroverted’. If we associate their characteristics with 5 human senses, we can say that, active one is louder, more colorful and lightful, more granular, more spicy and smells very sharp.
In my project, based on body motions, the audience will create their own content, will be its own voice and image. but while they are doing that they will be given personal information about their possible cause of actions. Because like the extroverted and introverted cubes, our bodies talk a language and tells a lot about our selves.
My aim is to express these virtues by words and sounds.
For doing that, I will set up a wide white screen and project the animation through the white surface which I am also going to use as galanty show screen. While the text animation uncoils on the surfaces of the shadows, those body movements will also create a sound. As the audience get curious and active, they will actually present their own cause of actions. and if they dont want to do anything, this is also will tell something about themselves.
In the begining of the project I was dealing with kinect for sound triggering then I have changed it to eyecon-webcam. But now the sensitivity of the web cam and changes of the light density as the viewer moves, doesnt allow sounds to work properly. If I can deal with the lighting problem I will go with eyecon but if I cant, I will again use kinect. For video projection, I am using a standard prjection, as the light source 140 v studio bulb. For the text animation I am using after effects.
Resources:
http://directedplay.com/hiddenlight.html
http://caveofsounds.com/#video
http://www.earthlinginger.com/source_file/phoebehui_2012.pdf
http://www.ted.com/talks/amy_cuddy_your_body_language_shapes_who_you_are
http://en.wikipedia.org/wiki/Volfied
İspanyol Masalı
İlüstrasyonlarını yaptığım ilk ülke İspanya oldu. Açıkçası bir masalı resimlemek düşündüğümden çok daha uzun sürüyormuş. İlk önce karakterleri, masaldaki hayvanları elimle çizdikten sonra scan ettim ve onları Photoshop’ta düzenleyip temizledikten sonra Adobe Illustrator a aktardım. Arka plan, gökyüzü, ağaçları, daireleri Illustratorda yaptıktan sonra elimde yaptıklarımı da onların yanına ekledim. Amacım asıl çocuklara yönelik olduğu için onların daha rahat okuyabileceği, daha yuvarlak hatlı ama yine de serifleri olan bir yazı tip seçtim: Museo. Başlıklarda da kullanmayı seçtiğim yazı tipi: Znikomit (Regular) . Illustratorda yaptığım ilüstrasyonları az da olsa kıpırdatmak istediğim için “layer”lar halinde yaptım. Önceki ders getirdiğimi geliştirdim, onda tipografi yanlıştı. Oyüzden onu koymuyorum.
Başlangıç noktam: